Fethullah Gülen'i tabi ki tanıyorsunuz...

Geçtiğimiz kış Almanya'da bir toplantıya katıldım. Almanya'da Müslümanlar ve Hıristiyanların birbirini daha yakından tanımaları için aralarına köprü kuran ve iyi niyetli olduklarına inandığım, daha çok Almanlar ve Türkler'den oluşan küçük bir topluluktu. O haftaki toplantıda Fethullah Gülen konusu işleniyor, yaptığı hizmetler ele alınıyordu.

Toplantı sonunda Almanlardan biriyle durum değerlendirmesi yaparken bana Fethullah Gülen hakkındaki düşüncemi sorduğunda şöyle dedim:

"Burası Allah'ın dinini, peygamberlerini, kitaplarını konuştuğumuz bir topluluk. Bu hafta iki saate yakın Fethullah Gülen konusunu ele aldık. İki saat boyunca ne konuştuk? Elde ettiği başarılar, ekonomik güç, bağlantılar, zenginlik... Bir kere bile Allah'ın adı geçti mi? Eğer gerçekten inançlı bir önder olsaydı ondan söz edildiğinde önce Allah adı akıllara gelmeliydi. Geçmişte de hiçbir aziz, hiçbir veli, hiçbir peygamberin parayla bu kadar bağlantısı olmamıştır..."

Cemaatten iki kişi de toplantıya katılmıştı. Ana dil seviyesinde Almanca konuşan ve büyük ihtimalle Almanya doğumlu olan bu iki genç Türk, Fethullah Gülen'i ve hizmetlerini anlatıyorlardı. Türkiye'den geldiğimi bildikleri için bir tanesi konuşması sırasında bana dönüp güler yüzle "Fethullah Gülen'i tabi ki tanıyorsunuz" dedi. Belliydi ki böylece benim söz alıp ilgili şahıs ve hizmetleriyle ilgili hiç değilse birkaç övgü sözü söylememi bekliyordu.

Hiç tereddüt etmeden ve aralık vermeden "Tanımıyorum" dedim. Afalladı, yüzü ve bakışı değişti.

"Nasıl olur? Siz Türkiye'de yaşamıyor musunuz?" dedi.

"Evet, ben Türkiye'de yaşıyorum ama o yaşamıyor" dedim...

Gizlilik Bildirimi
Gizlilik Bildirimi

Kullanıcı deneyimini geliştirmek ve internet sitesinin verimli çalışmasını sağlamak amacıyla çerezler kullanılmaktadır. Çerez kullanımına izin vermek için lütfen tıklayın.